Angela White kurutma makinesinin başında durup iç geçirdi. Üzerinde kırmızı, dar bir bluz; altında siyah dantel bir tanga… Çamaşırları hâlâ ıslaktı, makineyse hâlâ bozuk. Jake yine tamirciyi unuttu. Kapı çaldı. Gelen adam tulumunu sıyırıp omzuna attı, tek kelime etmeden içeri girdi. Bakışları Angela’nın üzerinden kayarken, dudaklarında belli belirsiz bir gülümseme belirdi. Makine nerede? Burada… ama dikkat et, içindekiler hassas, dedi Angela, bir adım geri çekilerek. Bazı şeyler… nazikçe kurutulmalı. Angela White Makianın üzerine çıktı. Bakalım ne kadar ustasın… Kurutma Yoksa Temas Var.

Cevap bırakın

E-posta hesabınız yayımlanmayacak.. Gerekli alanlar işaretlendi *

*